Uzun zamandır beklediğim an geldi çattı. Kıyamet sonrası temasını, özellikle zombi türünü çok seven biri olarak bu zamana kadar bir çok içerik tükettim. Diziler, filmler, kitaplar, oyunlar.. Ama içlerinden birini özellikle bekliyordum. The Last of Us’ı ilk çıktığı günden bu yana merak etmiş, oynamak istemiştim. Ön siparişle satın aldığım oyuna 28 Mart günü Oyna butonunun aktif hâle gelmesiyle kavuşmuş oldum. Bunca zaman fragmandan başka bir içerik izlemedim. Bir gün oynayacağıma emindim.

Hiç bilmeyenler için özetle Last of Us, kordiseps adı verilen bir mantarın insanları etkisi altına alarak zombi benzeri yaratıklara dönüştürdüğü yakın bir gelecekteki ABD'de geçmektedir. Ana karakter Joel Miller, salgından önce bir marangozdu ve salgından sonra bir şekilde hayatta kalmayı başardı. Joel, Ellie adında bir kızla karşılaşır ve onu bir yerden başka bir yere götürme görevi verilir. Oyun boyunca Joel ve Ellie, yaratıklarla ve diğer hayatta kalanlarla mücadele ederken birbirlerine bağlanırlar ve zorlu hayatta kalma mücadeleleriyle karşı karşıya kalırlar. Oyunda, hayatta kalmaya çalışan insanların sürdürülebilir bir toplum kurmaya çalışırken yaşadıkları zorlukları ve zor kararları da ele almaktadır.

NOT: İnceleme daha uzundu aslında ama karakter sınırından dolayı bayağı kırpmak zorunda kaldım. İlk çıkışındaki sorunlardan dolayı oyuna olumsuz not verenlerin incelemelerini düzelteceğini umuyorum.

Oyuna ilk girdiğimde oyunun çok fazla VRAM’e ihtiyaç duyduğunu farkettim. Ses ayarlarında Türkçe dublajı görünce mutlu oldum. Normalde dizi-film dublaj hayatta izlemem ama oyun sektöründe nadiren gördüğümüz bir olay olduğundan seçtim. Altyazı okumak zorunda olmamak harika bir duygu. Yerelleştirilmiş bir Türkçe dublaja sahip olduğu için aşırı keyif veriyor. Oyuna girdiğimde biraz üzüldüm çünkü sürekli drop yiyordum. 100-55 FPS arası sürekli drop oluyordu. Ayarlarda biraz oynama yapıp RTX 3070Ti & R5 5600X sistemimle 2K Ultra-Yüksek ayarlarda, DLLS ile oyuna tekrar başladım. İncelemelerinde sürekli hata ile karşılaşanlar olduğunu biliyorum fakat ben oyunu hotfix güncellemelerinden önce bitirene kadar da ani fps düşmesi harici çökme, oyun içi bug vs hiç yaşamadığımı belirtmeliyim. Daha sonra gelen güncellemelerle oyun çok daha iyi durumda.

Öncelikle oyun harika görünüyor. Her detayı ilmek ilmek işlenmiş gibi. İçinde bulunduğumuz kıyamet sonrasını çok iyi şekilde sunmuşlar. Binaların, araçların, çevrenin deformasyonu yüksek gerçekçi grafiklerle olayın içine çekiyor bizleri. Oyundaki karakterler tüm olan biteni bize çok iyi yansıtıyor. Mimikler, dudak hareketleri, genel animasyonlar muhteşem.

Düşmanları insanlar ve hastalıklılar olarak ikiye ayırabiliriz. Bazen gerçekten onları ikiye ayırmak isteyeceksiniz.
Oyunda insanlardan oluşan düşmanlar avcılar, haydutlar vb. kişilerden oluşuyor. Sizi öldürmek, elimizdekileri almak için türlü tuzaklar kuruyor ve mücadele veriyor olacaklar.

Gerçekten insan yapay zekanın iyi iş başardığını söyleyebilirim. Oyunun en zor seviyesi Grounded modunda olmasanız bile zekice hareket ediyorlar. Birbirlerine sizin nerede olduğunuza dair bilgi geçebiliyorlar. Ağacın arkasında, arabanın arkasında vb gibi. Veya sizinle konuşabiliyorlar. Neredesin çık ortaya gibi. İçlerinden birini öldürdüğünüzde ananıza sövebilirler. Bu da onları öldürmek için size ekstra motivasyon sağlayacaktır.

Hastalıklı yani zombi düşmanlar sanırım yaklaşık 4-5 çeşit. Bunlardan takırdayanlar (clickers) ve koca adamlar (bloaters) öne çıkıyor. Hastalıklı olarak kaldıkları süre boyunca mutasyon geçirip bu türlere dönüşüyorlar. Koca adamlar karşılaşacağınız en zorlu hastalıklı olacaktır. Oyundaki tüm hastalıklılar ışığı farkedemezler böyle bir bilgi de vereyim.

Takırdayanlar sese duyarlıdır. Suratları patlamış mısır gibi açılmış olanlar. Eğilip sessizce yaklaşıp yakın silah olarak sadece çakı ile öldürülebilirler. Ateşli silahlarla da öldürülebilirler tabii ki ama attığınızı vursanız iyi edersiniz. Sizi yakalayan bir takırdayandan (eğer çakı ile kurtulma yeteneğini açmamışsanız) kaçma şansınız yok, fatality yiyorsunuz.

Koca adamlara yaklaşmayı denemeyin bile. Yakın silahlarla öldürülemezler. Denerseniz kafanızı soğanı yarar gibi ikiye ayırır tuzla afiyetle yerler. Bu aynı zamanda sizi yakaladığı anda öldüreceği anlamına gelir. Sürekli hareket halinde olup bir an önce öldürmeye bakın bu elemanları. Vücutlarından bomba tarzı bir şey koparıp size doğru fırlatacaklardır. Bu da Joel’i bir süre sersemletecektir. Yakalanmamak için bombayı atmadan önce yeterli uzaklıkta olmaya özen gösterin. Koca adamlar sürekli koşmazlar bir an atılırlar beklerler gördükleri yerde tekrar koşarlar. Çivi bombası yüksek hasar verir.

Oyun hatalarınızı gerçekten affetmiyor. Bahsettiğim hastalıklıların fatality yapabilmesi gerçekten dikkat gerektiriyor ve gerilimi arttırıyor. İnsanlar tarafından da tek vuruşta öldürülme şansınız var onlara da dikkat edin derim. Genel olarak kafadan vurulan her atış ölümcül olacaktır. Bol bol headshot çalışın.

Ana karakterimiz Joel ile Ellie birlikte türlü türlü badireler atlatıyorlar. Ellie’nin küçüklüğünden faydalanıp bazı engelleri geçmek için kullanabiliyoruz. Ellie ile yürümek bile zevk veriyor. Yorumlarda bulunması, espri yapmaya çalışması :), masumluğu, aynı zamanda çok cesur olması, zaman zaman bizi şaşırtması, oyunun da sunduğu hikâye anlatımıyla Joel ile birlikte Ellie’ye bağlılığımız artıyor.


Başlamadan önce oyunun vuruş hissiyatının muazzam olduğunu söylemeliyim. Her sıktığınız mermiyi dibine kadar hissediyorsunuz. Her vurduğunuz düşmanla daha çok tatmin oluyorsunuz.

Öncelikle İlk başlarda sadece 2 tabanca ile başlayacağınız için bulduğunuz az sayıdaki mermiyi akıllıca kullanmanızı, mümkün olduğunca gizli öldürme seçeneğine yönelmenizi öneririm. Genel olarak zorda kalmadıkça gürültü yapmamaya cephane harcamamaya dikkat edebilirsiniz.

Silahlar hikâyede ilerledikçe çeşitlenecek ve artacaktır. Hikâyede ilerlerken sürekli bulunduğunuz ortamı loot için araştırmanızı öneririm. Silahları geliştirmek için gerekli vida parçaları, silah mermileri, sağlık çantası-bomba vs yapmak için gerekli malzemelere çok ihtiyacınız olacak. Sanırım oyunda ayak basmadığım yer kalmadı.

Silahları hikâyede ilerlerken bulduğunuz tezgahlarda yine topladığınız vidalarla upgrade edeceksiniz. Her silahın her özelliğini (ateş hızı, cephane kapasitesi, tepme vs) geliştirebileceksiniz. Vidalar genelde yetersiz geleceğinden stratejik yükseltmeler yapmanız gerekecek. Bazı yükseltmeler için ekstra aletler gerekecek yine gezerken bulabileceksiniz bu aletleri. Tezgahta yapılan upgrade'ler esnasında Joel'un silahı söküp takması bile ayrı keyifli.

Sağlık çantası, bomba, çakı gibi aletleri bulacağınız malzemelerle birlikte craft edeceksiniz. Mesela çakı için bant ve makas ile craft ediliyor. Çakı ile kilitli kapıları açabilir, takırdayanlardan fatality yememek için kullanabilirsiniz (yeteneği açmanız gerek)

Gezerken haplara denk geleceksiniz. Bazı çiçekler de hap yerine geçiyor onları da es geçmeyin. Bu haplarla craft ekranının diğer sekmesinde supplement upgrade’leri yapabilirsiniz. Çakı ustalığı, maksimum sağlık, silah tepmesi, dinleme modu uzaklığı craft hızı, iyileşme hızı gibi özellikleri geliştirebilirsiniz.

Ana oyunu bitirdiğinizde Left Behind’ı da oynamanızı tavsiye ederim. Joel yaralandıktan sonra Ellie’nin başından geçen olayları ve Ellie’nin Riley ile olan geçmişine flashback yapıldığı birkaç saatlik bir ek hikaye modu sizi bekliyor.