40
Products
reviewed
327
Products
in account

Recent reviews by canismaj0r

< 1  2  3  4 >
Showing 1-10 of 40 entries
1 person found this review helpful
5.8 hrs on record
I just want to say that I'm so sorry, I'm sorry for the broken promises, and not being there when you needed me. I'm sorry for no longer being the man you fell in love with. My biggest regrets are all the moments we didn't get to spend together. From now on... I don't want to miss a second together with you and our beautiful daughter. If you let me, I'll be the husband you once loved and the father I know I can be. Yours forever.
- Vincent
Posted 16 July, 2023.
Was this review helpful? Yes No Funny Award
2 people found this review helpful
1 person found this review funny
2.9 hrs on record
Herkesin bokladığı Prey'e bir haftada tam elli saat harcayan, Dishonored 1&2'yi yüzlerce saat sıkılmadan oynayan bir Arkane Studios enjoyeri olarak söyleyebilirim ki bu oyun olmamış. "Mekanikleri Dishonored'a benziyor, kesin sıkılmadan oynarım." diye düşünerek indirimlerde oyunu satın aldım fakat büyük umutlarla başladığım DEATHLOOP'un daha ilk saatinde sıkıntıdan gebereyazdım. Sıkılmamın nedenlerini saymadan önce kısaca konusundan bahsedeyim.

Blackreef adındaki bir adada buraya nasıl geldiğini veya ne kadar süredir burada olduğunu hatırlayamayan Colt adlı karakterimiz, yaşanan bir anomali sonucu adanın zaman döngüsünün bozularak sürekli aynı günü tekrar ettiğini fark eder. Colt, loop'u kırmanın tek yolunun adada bulunan sekiz farklı Visionaries'i tek bir gün içinde yok etmekten geçtiğini keşfeder. Karakterimizin bir yandan loopu yok etmeye çalışması gerekirken diğer yandan da kendisinin aksine, döngüyü korumaya çalışan Julianna adlı karakter ile de uğraşması gerekmektedir. Aslında oldukça orijinal ve deneysel bir hikayeye sahip olan oyunun konusunu çok beğensem de oyunun ilk birkaç saatinde neler döndüğünü çok zor anlıyorsunuz bu büyük eksi.

Oyunun ayrıca beğenmediğim özellikleri:
-Mekan & karakter tasarımları ile renk seçimleri Dishonored'a kıyasla berbat. Keşif hissiyatı yok. Düşman çeşitliliği yok.
-Yapay zeka aşırı geri zekalı davranmakta. Yakın combat bir süre sonra işkence haline geliyor. Stealth mekanikleri de sıkıntılı.
-Oyunun arayüzü sıkıntılı. Neyin nerede olduğunu aramaya çalışırken bir sürü vakit kaybediyorsunuz.
-Zorluk seçeneği yok. Save sistemi yerine reprise mekaniğinin olmasını beğenmedim.
Posted 5 July, 2023. Last edited 5 July, 2023.
Was this review helpful? Yes No Funny Award
2 people found this review helpful
37.0 hrs on record (19.4 hrs at review time)
"Do not mistake my silence for lack of grief."
Posted 17 June, 2023. Last edited 17 June, 2023.
Was this review helpful? Yes No Funny Award
1 person found this review helpful
0.8 hrs on record
Kabede hacılar hu der Allah yer gök inim inim iniler Allah
Posted 25 March, 2023. Last edited 25 March, 2023.
Was this review helpful? Yes No Funny Award
No one has rated this review as helpful yet
7.6 hrs on record
Mimimi Productions tarafından geliştirilen ve 2016'da yayımlanan Shadow Tactics: Blades of the Shogun, gerçek zamanlı taktik türünün en kaliteli oyunlarından biri olma özelliğini hamisi olan Commandos ve Desperados serisi ile birlikte paylaşıyor. Oyun Japon tarihinin Edo döneminden (1603-1868) esinlenilmiş bir ortamda geçiyor. Birkaç yıl süren savaş ve çatışmadan sonra, yeni bir şogun tüm Japonya'yı birleştirerek barışçıl bir toplum yaratmayı başarır. Ancak savaş çığırtkanlığı yapan ve çatışmayı seven Kage-sama olarak bilinen bir lider ülkede yükselişe geçer. Bizim şogun, Japonya'nın tekrar sürekli bir savaş durumuna sürüklenmesini istemediği için sadık samuray savaşçılarından biri olan Mugen'e, deli muhalif Kage-sama'yı durdurma görevi verir. Mugen bu görevinde başarılı olmak için dört kişiyi daha işe alır; bir ninja olan Hayato, tuzakçı olan Yuki, casusluk yapan Aiko ve keskin nişancımız olan ihtiyar Takuma. Kage-sama'nın ne halt yediğini araştırmak üzere bu ekip, on üç adet görevi tamamlamak zorundadır.

Karakterler, gittikçe zorlaşan bölüm tasarımlarında aynı anda tek bir eylem gerçekleştirebilmeyi sağlayan Gölge Modu ile kombolar oluşturacak şekilde oynandığında maksimum verim alınıyor. Düşman devriyelerinin zayıflıklardan yararlanarak farklı yolları öğrenmek, kafanıza göre oynamak Shadow Tactics'te yaşayacağınız en orgazmik şeylerden biri. Zorlu bir alanı bütün elemanlarınızı aynı anda kullanarak geçmekteki zevki çoğu oyunda bulamazsınız.

Görsellik olarak da Shadow Tactics, Japon Edo Dönemi'ni yüksek detaylarla ve canlı renklerle çok iyi yansıtıyor. Grafikler ve soundtrack sizi oyunun içine başarılı bir şekilde çektiği için sanki o dönemlerde Japonya'da yaşayan ve ipekböceği yetiştiren bir köylüymüşsünüz gibi hissediyorsunuz.
Posted 22 March, 2023. Last edited 22 March, 2023.
Was this review helpful? Yes No Funny Award
12 people found this review helpful
10 people found this review funny
7.5 hrs on record
Oyunda beş yaşında kel çocuklar var.
Posted 22 March, 2023.
Was this review helpful? Yes No Funny Award
4 people found this review helpful
26.9 hrs on record (8.8 hrs at review time)
2001 çıkışlı Desperados 1 ve 2006'daki Desperados 2'nin öncesini anlatan Desperados 3, serinin ana karakterlerinin kökenlerini anlatan serinin üçüncü oyunu olarak karşımızda bulunuyor. Desperados 3, John Cooper ve onun her biri kendi özel yeteneklerine sahip çetesinin 19. yüzyıl Amerikan Batı'sında bir yolculuğa çıkmalarını konu alıyor. Hikaye, John'un babası James Cooper'ın ölümünden sorumlu kötü şöhretli bir haydut lideri olan Frank'in peşine düşmemizi konu ediyor. Ana karakterimiz Cooper, uzağa fırlatabildiği bıçağı ve çift elli tabancalarıyla mobil bir oynanış gerektirirken Doc McCoy, kloroform iğnesi, patlayıcı bir tıbbi çantası ve daha uzun mesafelerde bile tek atabilen dürbünlü pistolü ile farklı bir mekanik sunuyor. Oyun, sırası geldiğinde düşmanların ve hatta hayvanların kontrolünü ele geçirebilen bir karakter de dahil olmak üzere toplam beş karakter sunuyor. (Diğer iki karakterimiz Kate O'Hara ile Hector)

Desperados 3 "normal" zorluk ayarında sıra tabanlı oyunlara çok benziyor. Düşmanlar, küçük sahneler oluşturacak şekilde harita üzerinde kümeler halinde gruplandırılmış halde bulunuyor. Hızlı hareket etmek, düşmanların dikkatini çekeceğinden dolayı oyun adı üzerinde sizin eylemlerinizi gizli yaklaşımlar etrafında yapmanızı istiyor. Oyunun asıl olayı da asıl burada başlıyor. Bazı mekanlarda karakterlerinizin tamamını aynı anda adeta bir zincir reaksiyona sokar gibi kullanmanız gerekiyor. Örneğin kılık değiştirme özelliğine sahip olan Kate O'Hara, düşman ile flörtleşirken öteki karakterlerimizin de diğer düşmanların olduğu kısımları temizlemesi gerekiyor. Birçok farklı özellik kombinasyonluyla istediğiniz gibi düşmana dalabildiğiniz için oynanış kısmında oyun acayip bir çeşitlilik sunuyor. (9.5/10)
Posted 18 March, 2023. Last edited 18 March, 2023.
Was this review helpful? Yes No Funny Award
1 person found this review helpful
1.1 hrs on record (0.5 hrs at review time)
Blasphemous ile birlikte gördüğüm en güzel piksel art'a sahip oyun olabilir.
Posted 7 March, 2023. Last edited 7 March, 2023.
Was this review helpful? Yes No Funny Award
30 people found this review helpful
86.1 hrs on record (42.7 hrs at review time)
Oğlum madem Christa'ya özel DLC MLC felan çıkarmadınız bari kadıncağızı son sezonda hikayede bir yerlere bağlasaydınız. Kadın öldü mü kaldı mı, zombiler tarafından liğme liğme mi edildi yoksa köle mi yapıldı ne oldu açıklasanıza aq
Posted 4 March, 2023. Last edited 3 April, 2023.
Was this review helpful? Yes No Funny Award
15 people found this review helpful
11.7 hrs on record
Serinin üçüncü oyunu olan Metro Exodus, konusu itibarıyla Last Light'tan hemen sonrasını ele alan bir yapım. Dilsiz ana karakterimiz Artyom metro tünellerinde yaşamaktan sıkılmış, yeryüzü hasreti çekmekteyken artık bir gün canına tak eder ve "Metronuzun da tünelizin de amına koyarım. Ben yukarı çıkıyorum." diyerek eşi Anna ile birlikte yeryüzünü keşfe çıkar. İkili, eksi 40 derece soğukta Moskova harabeleri arasında yaşam kırıntısı ararken birden karşılarında hareket halinde bir tren görürler. Artyom'un iç sesi "Dışarıda yaşam olduğunu zaten biliyordum, bir türlü inanmadınız.." der gibidir artık. İkili tam trenin peşine düşmüşken o sırada Hansa askerleri tarafından yakalanırlar. Askerler Anna'yı alıkoyar, Artyom'u ise infaz ederek bir çöp yığınına atar. Artyom yaralı bir şekilde oradan çıkmayı başarır ve Anna'nın peşine düşer. Artyom, Anna'yı kurtarmaya çalışırken Moskova'nın tüm dünya ile bağlantısını kesen jammervari bir cihazı farkında olmadan patlatır. Jammer, yer altında yaşayan insanların yıllarca dışarıda hayat olmadığını sanmalarına yol açan cihazın ta kendisidir. Artyom ufak bir h4ssiktir çeker ve Anna ile birlikte, düşman elindeki treni Yermak adlı bir mühendisin de yardımıyla çalmayı başarır. Grubun lideri ve Anna'nın babası olan, siyasi yelpazede ulusalcı tarafa yakın olan emekli asker, namı diğer Miller Çavuş, Artyom'a "Treni çaldın iyi bok yedin" diye atar yaparken kimse ne olduğunu anlamaz. Miller, Moskova'nın dış dünya ile bağlantı kurmasını engelleyen jammerden haberi olduğunu ve zaten yer altında yaşayan insanları tehlikeye atmak istemediği için dış dünya ile iletişimin yıllarca kesik kaldığını uzun uzun açıklar. Ekip oha, çüüş, diye tepki verirken NATO'nun Moskova'ya savaş açacağını ve Yamantau Dağlarında Ark adlı gizli bir bölgede toplanmaları gerektiğini söyleyen bir mesaj alırlar. Ekip trenle birlikte Yamantau'ya gider ve hikayemiz böylece başlamış olur.

Elimizde klişe bir hikaye var. Bunun üzerine hem karakterlerin yapmacık tepkilerini hem de oyunun bitmek bilmeyen sinematiklerini ekleyince hikaye zaman zaman çekilmez bir hale bürünüyor.

Oynanış kısmına gelecek olursak bence en büyük sıkıntı oyunun yarı açık dünya mı yoksa tamamen açık dünya mı olacağına karar verememiş olması. Gideceğimiz istikamete her zaman lineer yollardan ulaşıyoruz. Amına koduğumun haritasında ben arka taraflardan dolanıp düşman bölgesine tersten giremeyeceksem oyun ister yarı açık ister tam açık dünya olsun hiç fark etmez. Haritalarda gideceğimiz, yürüyeceğimiz yerler hep belli gibi. The Taiga bölümünde rage quit atıp oyunu silmeme neden olan bir diğer sıkıntı ise, oyunun bize stealth şansı tanımasına rağmen uygulamaya gelince sıçıp batırması. Oyunun yapay zekası nasıl bir zeka ise 58 kilometre ötede bayılttığım adamı görüp (beni görmedi bile) direkt saldırmaya başlıyor. Haritaya yerleştirilen gizlenme bölgelerini kullanıp, ses çıkarmayan anam babam ok yay ile adam öldürüyorum. Adam üç kat aşağıdan "Who, what was that ?" diyerek üstüme koşuyor aq. Yine de bu olumsuzluklara rağmen vuruş hissinin ve combatın zevkli olduğunu belirtmem lazım.

Son olarak atmosferden bahsedecek olursam oyunun görselliği herkesin bildiği gibi şahane. Hele RTX kartların desteklediği Metro Exodus Enhanced Edition absürd seviyede görselliğe sahip. Yamantau Dağı, Hazar Denizi, Novosibirsk Oblastı, Baykal Gölü gibi gerçek lokasyonlardan esinlenilerek haritalar oluşturulmuş. Yine de kar kış kıyametin içinde daha çok vakit geçirseydik daha güzel olurdu. Bahsettiğim olumsuzluklara rağmen ve maalesef oyunu şimdilik yarım bırakmama rağmen sırf görselliğinin yüzü suyu hürmetine bu oyunu tavsiye ediyorum. Oynayın oynattırın. 7.5/10
Posted 2 February, 2023. Last edited 17 June, 2023.
Was this review helpful? Yes No Funny Award
< 1  2  3  4 >
Showing 1-10 of 40 entries