Recent reviews by Siúil

Bu zor, hızlı ve acımasız bir oyun; ama aynı zamanda oldukça ödüllendirici bir oyunda. İlerlemek, oyunu bitirmek cidden oldukça tatmin ediyor insanı. Rogue-lite bir oyun. Ölüp ölüp yeniden başlamanız gereken oyunlardan. Oyun insana zamanın nasıl geçtiğini unutturuyor. Bir akış içine sokuyor ve salmıyor. Bu oyun hakkında övgüden başka diyecek bir şeyim yok. Gördüğünüz şey ilginizi çekiyorsa kesinlikle denemenizi tavsiye ederim.

Şu oyunu oynamaya tahammül edebilecek kadar sabırlı değilim; ama bir ara bu zıkkımı bitireceğim. Oyun mükemmel değil, sıkıntısı da bol yinede öyle yada böyle tekrar oynamak istiyorsun oyunu. Kendisi gibi başka bir oyun yok. Oyun insanı moda sokunca eğleniyorsun.

Oyunu çok oynamadım sadece bir kere tamamen bitirdim, o yüzden kısaca şunu diyeyim. Tur bazlı dövüş sistemi seviyorsanız bu oyunu oynayın.

Oyun sanat tasarımıyla, müziğiyle, ses efektleriyle kaliteden ibaret. Mekanikleri çok güzel düşünülmüş. Eksik bir yanı yok.

İlginizi çekiyorsa oynayın.

Bug dolu ve kanser eden bir deneyim sunabiliyor oyun. Son birkaç güncellemeyle bazılarını düzelttiler.

Souls-like metroidvanialerın ilk örneklerinden. Sağlam bir metroidvania ve hoş bir souls-like ama oyunda harita yok bu yüzden internetten bakıp oynamanızı tavsiye ederim. Dövüş stili beat em up tarzı oyunlardan esinlenilmiş ve çok güzel oturuyor. Oyunu galiba beş kere bitirdim. Sıkıntıları olsa da oyunun temeli sağlam.

10/10

Bu oyunun eksik bir yanı yok.

Kısa, öz ve muhteşem.

Oyun duyulara bir şölen. Dinamik, sizin oyunda ne yaptığınıza göre şekillenen müzikler. Oyunda yaptığımız şey ise VAHŞET. Hotline Mİami'den esinlenilmiş ve yeni bir şey yapan bir oyun. Mermiler, kan ve goril.

Oyunu oynayın.

Oyunun ana hikayesini yaptım, yan görevlerle uğraşmadım.

Oyun bir şey haricinde güzel. Oda haritada gezmesi. Oyunun ucu çok açık. Ve hata yaparsanız ölmüyorsunuz. Bu yüzden örnek vermek gerekirse haritanın sağ ucundan düşerseniz düştüğünüz yere geri gelmek için bayağı uğraşmanız gerekiyor. Oyunun ana hikayesini oynarken bir sıkıntı değil çünkü oyun yapacak etkinliklerle dolu, bir diğerini kenara koyup başka bir şeyle uğraşmaya başlıyorsunuz ama spesifik yan görevlerle uğraşmayı zor kılıyor.

Bu sıkıntı haricinde oyun dört dörtlük. Hoş müzikler, tatlı görseller ve pinball oynanışlı bir metroidvania. Metroidvaniaları seviyorsanız oynamanızı şiddetle tavsiye ederim.

Öncelikle ben looter ARPG oynayan biri değilim. Ama denediğim eserlerde en sevdiğim bu oldu. Karşılaştıracak çok bilgim olmasa da, kanımca oyunun iyi ve kötü yanları şunlar olsa gerek:

Class sistemi güzel.
Class comboları güzel.
Basit bir görseli var ve hantal değil.
Çok sağlam bir item geliştirme sistemi var.
Loot filtresi idare eder.

Kötü yanları:

İçeriği tekrar ediyor.
İtem sayısı az.

Oyun indie bir yapım ve oyunun en büyük eksiği oyunun kendisinin yeterli olmaması. Yeni çıkan ve çıkacak DLC'ler var ve ben bu DLC'leri oynamadım. Belki yeterli içerik ekliyorlardır. Haricinde diyecek çok bir şeyim yok. Tavsiye ederim.

Acayip hoş bir Steampunk + magicpunk karışımı stilde "airship" yani uçan mekikler yapıp kapıştırmaya dayalı bir oyunun üzerine birde 4X tarzında basit bir oyun modu eklemişler.

Oyun tam bana hitap eden bir tür değil ancak içindeki içerikler acayip iyi. Üstüne üstlük eğlenceli modları var. PVP si var. Geçmişte yaptığınız savaşları yeniden yapma imkanınız var. Oyundaki tek eksik yaptığınız mekiklerin süslendirmesi çok rahat değil ve detayı biraz az; ama mekiğin kendisini yaparken içine konulan derinlik çok sağlam. Mesela mekikte yangın çıkarsa yangın söndürme aletleri yangın çıkan noktaya ne kadar rahat erişir. Kömür deponuz patlarsa başka hangi modüllere hasar verir. Yatay yönde hava direnci sizi ne kadar yavaşlatır. Mermi deponuzdan silahlarınıza ne kadar kolay erişirsiniz. Bu ve benzeri mekanikler mekik yapmayı çok hoş bir seviyeye çıkartmış. Üstüne konan 4X oyun modu basit ama ilginç. Derin değil ama oyunun mekik savaşlarına temel hazırlıyor ve bir mana katıyor. Ayrıca oyunu dinamik tutmak için uğraşmışlar ve çoğunlukla başarmışlar da. Oyunun sıkıntıları olsa da ve tam bana hitap etmese de üst düzey bir oyun olmuş. Tavsiye ederim.

Mermi cehennnemi tarzında bir rogue-like. Oyunun kısaca özeti bu. Özel kılan kısmı ise ses efektleri, düşman tasarımı ve neon ışıklarından görseller birleşip hoş atmosfer oluşturması Tamamlanmış bir oyun değil ve tamamlandığında daha iyi bir deneyim sunacağına eminim ama alıp bir kaç saat oynayıp kenara koymaya değen bir oyun. Arada sırada insanın canı da çekmiyor değil. Gördüğünüz şey hoşunuza gidiyorsa beklentinizi çok yüksek tutmadan sepetinize ekleyebileceğiniz bir oyun.

Bu oyuna büyük bir heyecanla başlamıştım. Oyunun OST sini yapan grup Mili uzun zamandır takip edip dinlediğim bir grup. Hayli hazırda metroidvaniaları severim, souls-likeları da severim. Bildiğin oyunu benim için yapmışlar diye düşündüm ancak öyle değilmiş, yarısında bıraktım.

Oyunun eksilerinden bahsetmeden önce neyi iyi yaptığından bahsedelim. Oyunun dövüş sistemi oldukça sağlam. Çeşitliliği gayet bol.
Oyun atmosferini çok güzel veriyor. Müziği çok güzel, görselliği hoş. Normalde sadece bu ikisi bile çoğu oyunda bulamadığımız bir kalitede. Sadece bu ikisi için bile oynayacak bir sürü insan vardır.
Boss savaşları ortalamayla iyi arasında. Dövüş sistemi de sağlam olduğundan güzeller.

Sıkıntısı, bu oyun bayağı kötü bir metroidvania. Atmosfer ne kadar güzel olsa da maalesef keşfetmesi acayip sıkıcı. Oyun mekan tasarımı açısından çok zayıf. Arka plan ilginç, atmosfer güzel ama içinde olduğunuz sekmeleri birbirinden ayıracak neredeyse hiç bir şey yok. Bölüm tasarımı ya yerlerde sürünüyor ya da aşırı ortalama. Yüzünüze "Ben bir oyunum" diye haykırıyor. Düşman tasarımı çoğu zaman sıkıcı, bazı düşmanların gereksiz fazla canı var ve her yerdeler. Oyunun akışını çok feci kırıyorlar. Harita sistemi tek bir şey haricinde berbat. O da eğer bir sekmeyi tamamladıysanız size tamamladığınızı belirtmesi. Haricinde metroidvania tarzı oyunlarda güçlendikten sonra geri dönmeniz gereken yerleri belirten hiç bir şey yok. Oyunun mekan tasarımı da bir yeri bir yerden ayırtmayı imkansız kılıyor. Arka dekorda kuru kafatasları varsa bir yerde değil, her yerde oluyor. Yağmalanmış ev varsa her yer yağmalanmış evlerden oluşuyor. Normalde ayırt edilmesini kolaylaştırması gerekirken sanki binlerce hareket eden karıncalardan bir duvara bakar gibi insanın kafasını yorup başını ağrıtıyor. Hiç bir şeyi de ayırt edemiyorsunuz. Sonuç olarak o hoş atmosfer tasarımı da çöpe gidiyor. Oyundaki keşfetmeye dayalı gelişmelerde çoğu zaman azar stat artışlarından ibaret kalabiliyor. İnsan belli bir yerden sonra umursamıyor.

Oyunda sevilecek şeyler var mı var. Sadece ben katlanamadım. Bir sürü kişi de beğenmiş, yani beğenmeyen biri olarak azınlıkdayım. Sizin beğenmeniz olası; ancak işbu sorunlar oyundan zevk almanızı engel olabilecek unsurlar taşıyorsa dikkat etmenizi veyahut pas geçmenizi tavsiye ederim.