Daha önce hangi oyun için kelimelerimin bu denli kifayetsiz kaldığını hatırlamıyorum gerçekten. Gözlerim dolu, boğazım düğümlenmiş, tüylerim diken diken ve içimdeki duygular karmakarışık. Aldığım zevki, hazzı, keyfi, değişik duyguları açıklamam mümkün değil kesinlikle. Ancak dilim döndüğünce anlatayım.

Önceden taktiksel rpg oynamadığım için oyuna ve başarıp başaramayacağıma dair çok ön yargılıydım. Rp yazan biri olarak DnD gibi sistemlerin her zaman zor, sıkıcı ve aşırı kural sebebiyle beni bunaltan bir şey olacağını düşünürdüm. Kesinlikle bu konuda ağzımı kapattı ve aşağı oturttu. Ana hikaye, karakterlerin arc'ları ve en ufak npc'den dahi çıkan hazine değerindeki öykü zincirleriyle bir edebiyatçı olan beni kalbimden vurdu özellikle. Zaten başta da oyuna karşı ön yargılarımı kırmaya yardımcı olan buydu: internette gördüğüm karakter hikayeleri, farklı seçeneklerle gelişen farklı ihtimaller ve dahası beni bu konuda oynamaya iten güç oldu. Ne olursa olsun taktiksel rpg'yi öğrenecek ve oynayacaktım, buna karar vermiştim ve öyle de oldu. Her şeyin gerçekten de "mantık" çerçevesinde olduğunu ve klasik bir oyun deneyiminden çok daha fazlası olduğunu görünce daha da bağlandım. Lineer bir action adventure oyununa alışan edebiyatçı ve rpci bünyeme kesinlikle ilaç gibi geldi. Her ihtimalin düşünülmesi, her adımın kodlanması, her düşünceye göre farklı bir senaryo yaratılması beni çok etkiledi.

Game design'ıyla, motion capture'ıyla, seslendirmecileriyle, iyi yazarlığıyla, gerçek rpg oyunu nasıl olur onu göstermesiyle (bir rp yazarı olarak bunun video oyunlarına uyarlanmasının böylesine mümkün olabileceğini sanmıyordum cidden) kesinlikle Baldur's Gate 3, gelmiş geçmiş en sevdiğim oyunlardan biri oldu benim için. Duygusal bağ kurabildiğim hikayeler, karakterler ve genel olarak oyunlar beni bu konuda kesinlikle yakalıyor. DnD oynamanın da korkutucu olmadığını bana kanıtladığı için ekstra bir teşekkürü borç bilirim Larian Studios'a. Zira "aşırı kuralcı sistemler" ön yargımı alıp camdan dışarı fırlattığı için artık frp oynamaya da daha sıcak bakar hale geldim.

Oyuna dair tek şikayetim Act 3 itibari ile artan bug ve crash sorunları, o kadar. Bu optimizasyon problemleri neyden kaynaklı bilmiyorum, muhtemelen "bu oyuncu bunu yaparken şunu yapmaz herhalde" denilerek unutulan birkaç problem mi yoksa tamamen rastgele bir crash mi bilmiyorum ama oyunum sık sık çöktü Act 3 süresinde. İlk iki act'te böyle bir problem yaşamadığım için gelen şikayetlerin sebebini çok anlayamıyordum ama şu an bizzat yaşadığım için daha rahat anlıyorum. Bunun dışında tek bir toz dahi kondurmam bu oyuna.

Buraya kadar okuduysanız teşekkür ederim, okumadıysanız da canınız sağ olsun. Her daim Baldur's Gate 3 konuşabilirim, kapım açık.

Özetle: Ön yargılarımı alıp camdan atan ve 800 liramı son kuruşuna kadar helaliyle hak eden o mükemmel oyun, teşekkür ederim.