Mr.DeathSentence の最近のレビュー

Öncelikle geçmiş yazımızı tamamen restore ediyoruz!

İlk yazımızda genel kitlenin saçmalama seansından dolayı oldukça gergin bir yazı yazmış ve oyuna çok az değinmişiz...

Şimdi gerçekten inceleyelim ve bilgilendirelim;

Prototype 2 - Net bir şekilde oyna geç bölümü gibi ilerleyen bir yapım.
İnsanların çok fazla ağlayıp adını getiremediği şey 2. yapımda hikayesel açıdan karakter gelişimi/ karakter üzerinde yoğunlaşılmış bir hikaye yapısı bulunmaması...

Size JamesHeller'ın nasıl bir karakter değişimine sahip olduğunu anlatmıyor bu oyun! Size sadece JamesHeller'ın başına gelenlerle nasıl mücadele ettiğini gösteriyor. Yani bir ara oyun gibi ara hikaye gibi ilerliyor...


Şimdi gelelim oyunun yapısal incelemesine: Öncelikle ilk oyunu baz alacak olursak zaten arada çok ciddi bir fark mevcut. İlk oyuna baktığınız zaman tost makinesinden izlercesine bir ekran boyutu ile GTA SanAndreas'ı andıran bir yapı sizleri bekliyor. Şimdi okuması yazması olanlarında anladığı gibi biz ilk oyunu kesinlikle bu sebepten dolayı gömmüyoruz veya kötülemiyoruz. Ancak 2. oyun ile kıyaslama yapıyorsak madem her şeyini ele alalım.

Prototype 2 Olumlu Özellikleri;

+Basitleştirilmiş tuş kullanımı ile ilk oyuna nazaran daha kolay bir skill/karakter yönetimi.

+Daha iyi bir fizik ve daha smooth ayarlanmış oyun mekanikleri oyunun yenilikçi yapısına oldukça hafif bir şekilde uyum sağlıyor ve oynanış kalitesini arttırıyor.

+Daha yeni bir oyun olması sebebi ile daha iyi gelişmiş grafiklere sahip ve kesinlikle göze batmayan gayet uyumlu bir şekilde işlenmiş bir yapıda.

Hikaye işi kişiselleştirilmiş bir şey olduğu için değinmiyoruz. Zira bu oyun zaten söylediğimiz gibi oyna geç tadında ve tekrar altını çizerek söylüyoruz "oynanış" ön planda. Şehirde istediğiniz gibi bir chaos yaratmak ve takılmak için tasarlanmış olduğunu söylemek pek yanlış olmaz ve bizce hikayesi bu yapıda ilerleyen bir oyun için yeterli denilebilir derecede.


Prototype 2 Olumsuz Özellikler;

-Bir çok kişinin ağladığı durum: Oyunun belli elektronik aygıtlar ile olan uyumsuzluğu ve yaşattığı problemlerden dolayı kötü etkilenen oynanış problemleri v.b durumlar. Ah be abi...

+/-Genel insanların en çok ağladı 2. olay ve bu bizce bir eksi değildir asla!
İlk oyunda yer alan Alex Mercer adlı karakter ile yoğun yaşanan bir karakter gelişim hikayesinden sonra bağ kurmuş olan oyuncunun bir anda 2. oyun ile sizin karakter kötü oldu moruk gibi şoka soktukları hikaye yapısı var. Kekw

Haliyle bu poğaça adamlarında böyle iş mi olur lağğğn!!! Kötü oyuğn!!! Pis firma!!! Kaka adam!!! Olmaaaaaağz!!! gibi gibi haykırışlarının yer ağladı bir olay örgüsü var maalesef.

Ancak bu poğaça adamları bilgilendirmek isteriz...
2 oyunun arasındaki hikayeyi anlatan bir comic series var seni poğaça adam. Evet! Google'a yazınca neler var neler. Ehm. Neyse...

https://prototype.fandom.com/wiki/Prototype_2_(comic)

Bu vermiş olduğumuz link üzerinden görebilir ve ilgileniyorsanız henüz öğrenmediğiniz bazı bilgileri burada bulabilirsiniz ve belki de okumaktan keyif alır, güzel vakit geçirirsiniz kim bilir?

İncelememi yararlı bulduysanız eğer damarlı parmaklar atmayı unutmayınız.

Teşekkürler ve tatlı infected göz yaşları dilerim.

Hep Mutant kalınız.

Oyunu satın alamayıp çok sürünmüşlüğüm vardı fakat sonra gaben ve kolları bana gel evladım dedi.

The Elder Scrolls serilerini çok görmüştüm ama oynamamıştım.

Skyrim ile daha da popülerliğini arttırmıştır The Elder Scrolls serisi, bilmeyen şurdan bir kazık alıp artık değil mi?

Ben ilk defa görmedim ama ilk defa alıp oynama fırsatı bulmuştum ve Skyrim ile başladım.

Gerçekten oynanışı keyifli ve başarılı bir oyun. Zaten open world oyunlara bayılırım çünkü kısıtlamaz ve böylece oyundan sıkılmam, Ama.... kodumun dwemer mağaralarından nefret ediyorum. Çünkü girdiğim zaman en erken yarım saat 1 saat'den aşağı çıkamıyorum.

Dwemer mağaralarından daha çok nefret ettiğim bir şey varsa da Falmer mağaralarıdır. Dwemerlar kadar olmasa da onlarında mağara sistemi uzun ve atmosferinden acayip sıkılıyorum.

Neyse olaydan fazla sapmadan kısa ve öz olarak geçmişe yönelik haz alıp oynamaktan keyif duyduğum güzel oyunlara +Respect atmayı arada hatırlamaya gayret ediyorum.

Sonuç olarak güzel yazmışsın kardeş bir küçük açtım diyorsan, bize de bir Skooma atarsın..

Ejderya değilsin ya...

Adı ile alakası olmayan bir yapım. Toplasan 1 düzine zombi gördüm, onuda bulabilmek için yarım saat 1 saat aradık.

Zombiler ile karşı karşıya geldiğimiz esnada kontrol ettiğimiz insan "durdu.. durdu.." sonra yere düştü.

Biz ne oldu bunun migrenimi tuttu derken, öğrendik ki oyunda dokunmadan öldürebilme gibi enteresan ve bir o kadar da hassiktir bok havasında yetenekli zombilerimiz olduğunu keşfediyoruz. Ebaağuv.


Zaten oyun müthüş bişi yani oyuna giriyonuz, oynamıyonuz bile.. O kadar eğlenceli.

Sistem olaraksa Nasa onaylı 1080 istemekte, fakat ana menü için tabi.
Yani oyun için daha düşük model olur ama "Ana menü" için Nasa onaylı 1080 olması şart!

Öncelikle sistemimiz iyi olsun olmasın küçük çapta oyun sevip oynayan kişileriz ama bu oyunu almak yerine bir simit alın gerçekten daha iyi. Bak ben bunu kolay kolay söylemem..

Bu arada oyuna tekrar güncelleme gelmiş diye duymuştum ve bir girip baktım.

Gözünüz aydın oyun artık daha da boş arkadaşlar...

Nasıl yani hacı der gibisiniz. Hemen açıklayalım güncellememizi;

Sanki bir boka yarıyor gibi yapabildiğiniz 2 craft vardı ya... Heh işte artık onuda yapamıyorsunuz.

FarCry serisinin baş yapıtı olan ilk oyununu oldukça eskiden oynayıp bitirdim.

Oldukça vakit harcadığım bu oyunu o zamanlar CD olarak bile temin edemediğim için orjinal cd'den aktarılmış kopya olarak oynuyordum. O dönemlerde internet cafe'ler oyunları orjinal cd üzerinden yüklüyor muhabbeti vardı ve bende oyunlarımın çoğunu onlardan temin ediyordum.

Bir nevi korsan sayabiliriz belki fakat hak ettiğini vererek Steam'den daha sonra satın aldım ki hala oynarım vakit bulduğum müddetçe.

Neyse konumuza girelim. İlk oyundan sonra firma değişikliği sebebi ile ciddi anlamda bozularak FarCry tamamen saçma sapan odaksız bir oyun şeklinde çıkmaya devam etti.

Oyun seri şeklinde gösterilip sunulmakta bizim de ayar olduğumuz şeylerden bir tanesi bu.

FarCry3'ün çok övüldüğünü duyacaksınız veya duymuşsunuzdur. Bunun sebebi insanların FarCry'ı #3. oyunu ile tanımış olmasıdır.

Nasıl The Elder Scrolls'u Skyrim ile tanıdı çoğu insan bu olayda aynı şekilde maalesef.

Yeni çıkan serileri oyun değerlendirmeyi ve ayırt etmeyi bilenler adına: FarCry konsepti adına hiç bir içerik üretilmemiş, sadece yeni bir senaryo ve grafik eklenerek seriden farklı bir oyun olmalarına rağmen! Seri gibi devamının getirildiği oyunlar olduklarının farkına varmış olması gerekir.

FarCry serisinin bu berbat devamlılığa gelmesini keşke görmeseydik fakat yapacak bir şey yok. Gönül isterdi ki 1. oyunumuzun devam serisini görelim ama sadece hayallerimizde kaldı Ubisoft sağ olmasın.

Ha bu arada! Diğer FarCry oyunlarını kötülediğim falan yok zira oynuyor ve seviyorum da fakat "FarCry" oyunu değiller! Birbirlerinden farklı ve yapısal anlamda kopyalanan oyunlar sadece.

Son olarak FarCry3'ü de övmeyin artık darlanma geldi.

Oyun gerçekten şuana kadar gördüğüm çoğu başarılı crafting oyunları kadar iyi ve güzel.

Bunu söylememin sebebi topla ve craftla mantığı oyalanmanızı sağlıyor. Hatta oyunu sevdiren, takılmamızı sağlayan en büyük etken oyunun atmosferi ve topla craftla olayıdır.

Uzay atmosferi gayet iyi ama birazcık daha gelişmesi gerekiyor. Özellikle içerik olarak.

Hikaye kısmının oldukça fazla eksiği var ve optimize sorunu mevcut.

Oyunumuz "Early Access" bu yüzden elbette eksikleri olacak.

Genel olarak ben ve arkadaşım zevk alarak oynadık eğer sizde arkadaşınız ile alıyorsanız eğlenebilirsiniz fakat tek oynuyorsanız sizi sarmayabilir.

Eğer düzgün bir şekilde eksikleri tamamlanır ve geliştirilirse oldukça hoş bir oyun olacaktır.

Bana göre oyun tür olarak kendisini gerçekten tavsiye ettirmeyi başarıyor, bence gayet iyi bir oyun. Mitolojik bağlamlar ile birlikte gelişen senaryo içerisin de Sanua'nın iç dünyası bence oldukça iyi düzenlenip düşünülmüş.

İlerleyişi oldukça ilgi çekici bir şekilde ilerleyen oyunumuzda söz ile anlatabileceğimiz aslında çok fazla bir şeyimiz yok. İlk zamanlarında oyunu gömmeye yer arayan tiplere yönelik yazdığım yazılar mevcuttu.

Şimdi ise yazımı güncelleme gereği duydum fakat söyleyebilecek çok fazla şeyimin olmadığını fark ettim ki oyunu oynayıp bitirmemin üzerinden de baya geçti doğrusu.

Basit bir kaç iyi yanları veya olsaymış daha iyi olurmuş diyebileceğim şeyler;

Grafikleri oldukça iyi ve ana karakterimizin serüvenine her ne kadar 3. şahıs olarak bakıyor gibi olsak bile kendine çekmeyi başarıyor.

Kafa karıştırıcı, fazla karmaşık yolları olmayan ve bunun gibi durumlar için can sıkıcı bir hal almayan bir gidiş sistemi var.

Son sahnelerde yaptığımız dövüşümüz benim oldukça hoşuma gitti. Bunun gibi dövüş bölümlerinin az fakat belli bir kaç yerlerde dönmesini isterdim.

Daha ilgi çekici yazılar aklıma geldiği zaman yazımı güncellerim fakat o zamana kadar geçmişte toplum psikolojisi sebebi ile oyunu sevse bile neden gömmek istediğini bilmeyen ve kendi fikirleri olmayan tiplere yazmış olduğum o yazıyı paylaşarak uzaklaşayım.

Bir daha güncellemeyene dek Senua ile kalın... #life-goes-on

Eski inceleme Alıntısı;

Ha bu arada oyuna tavsiye edilmiyor basıp incelemede sürekli iltifat eden andavalları da unutmamak lazım. Pişmedi ama yedim gibi bunlar... Anlamsız.

*Uzaklaşan ayak sesleri*

Oyun gerçekten çok iyi, bence hak ettiğini bulamayan bir oyun. Çünkü fazla tanınan ve satın alınan bir oyun değil bana göre.

Sizin kafanızda oyun hakkında bir kurgu yaratmak istemiyorum. Kendiniz deneyimleyin ki heyecanı ve kendi şahsi görüşünüz etkilenmeden oynayın.

Oyunumuz Post-Apocalyptic ve iyi uyarlanmış olması beni sevdirten kısım.

Oyun hakkında spoilersız ana duruş ile ilgili kısa bilgi verecek olursam eğer, oyun da belli bir hikayemiz var ve oyuna gerçekten güzel şekilde adapte olmuş. Hikaye dışı olarak başka insanlara yardımcı olabiliyoruz. Oyunumuz tam bir parkur oyunu olmakla birlikte, gerçek hayatta böyle bir durumda olsak nasıl bir olay olacağını yansıtan bir oyun.

Oyunda bazı parkurlar zor ve giderek zorlanan bir olay da taşıyor ama panik yapmadığınız sürece rahatca geçeceksinizdir.

Eğer sizde böyle oyunları seviyor ve deniyorsanız, bence hoşunuza gidecek bir deneyin.

İlk olarak oyunumuzun ana hikayesinin yeteri kadar iyi olması ve Madmax'in Filmi üzerinden uyarlanma alması ile bizi tatmin etmeyi başardı. Spoiler vermeden, çokta uzatmadan direkt olarak oyunun ana duruşu ve gördüğümüz kötü yanlarını yazalım.

Gayet iyi grafiklere sahip ve güzel uyarlanmış olduğunu düşünüyorum.

Map'de oldukça fazla loot var, bu gayet iyi fakat tespit ettiğim bir sıkıntı var.

Ben asla ana göreve yapışıp direkt oyunu bitiren birisi olmadım. Hikayeyi oldukça yavaş bir şekilde yan görevler ile birlikte ilerletirim veya hayvan gibi loot yapıp, yan görevler ile kendimi geliştirdikten sonra ana göreve çılgınlar gibi güçlü ekipmanlar ile oyuna hakim bir şekilde giderim. Amacım oyunu 100% bitirmektir.

İşte bu yüzden benim için sıkıntı arz eden şey 3. veya 4. bölümün açılacağı yerde ki loot'u oyunun en başında görüntüleniyor olması.

Bunun sebebi ara geçiş olmaması ve loot'un tam arada ki yapının üzerinde veya içerisinde yer almasından kaynaklı olduğunu düşünüyorum. Eh sonuç olarak görüpte alamayınca benim gibi bir oyuncuysanız kudurabiliyorsunuz.

Tabi ki bu kişisel görüştü ana sıkıntı olarak ele alabileceğim şunlar;

Karakterimizin atlama yetisi ve fall damage kontrolü bulunmuyor, bir kaç metre yükseklikten atlarsanız direkt ölürsünüz. Karakterimiz gerçekten zıplama özürlüsü fakat bunu belli rotasyonlardan ilerlemeniz için yapılmış olduğunu düşünmekteyim ve bariz öyle gözüküyor.

Bunun dışında kendi tespit etmiş olduğum başka küçük bugları hatırlamıyorum ama oyun genel olarak gerçekten güzel ve kesinlikle tavsiye ediyorum. Alın oynayın ve eğlencenin keyfini çıkarın.

"Ha bu arada arabanızı çağırmak isterseniz eğer, biraz kenarda durmanızda fayda var. Sonuçta arabayı Chumbucket sürüyor ve gelirken bir tane size geçirebiliyor."

Frene mi yetişemiyor yoksa itliğine mi orasını bilemem artık.

Sağlıcakla kalın...

"Crysis Warhead" fanlar tarafından bilindiği üzere DLC olarak gelmesi düşünülen bir yapımdı dolayısı ile oyun biraz kısa kalıyor.

Warhead ilk oyunumuzun bir devam bölümüdür aslında.

Oyunu bitirmiş birisi olarak şunu diyebilirim ki oyun yine beğeneceğimiz yönde. Tabi ilk oyuna göre optimize olarak daha iyi fakat bunlar zaten duyurulmuştu ve uygulanmış.

Oyunumuzu dönemine göre değerlendirmekte fayda var.

"PSYCHO" karakteri ile oynamak ayrı bir mod diyebiliriz fakat bana göre bunu çokta yansıtamamışlar ve uzun soluklu bir maceraya atamadıkları için bu biraz sıkıcı kalabilir.

Henüz bu oyunu oynamamış olan arkadaşlara bunun dlc bazında değerlendirilmesi gerektiğini ve Crysis 1'den sonra oynamalarının daha verimli olacağı yönünde düşüncelerim.

İyi oyunlar efendim.

Oyunun hikayesini kendi çapımızda özetleyelim;

Pamuk Prenses olarak uyandığımız bu oyunda, hafıza disketimiz sökülmüş...
Tenno diye bir ırkmışız. Diğer ırkların içinden geçelim ramsey diye bizi öperek uyandıran "UZAY ANAĞ!" gak yerine yat dediği vakit serüven başlar. Sen olmuşsun uzay çocuk, sene gelmiş 2023'e gidiyon platin dayıların mekana...

Sana ne veriyorlar dersin? hava kaykayı! "HAVA... KAYKAY..." Sonra uyanıyosun oyunu bıraktığını hatırlayıp geri uykuna dalıyorsun. THE END...

Aşırı easy moda alındığı ve emeklerin yok edildiği için inanılmaz büyük bir oyuncu kaybı yaşamış oyunun incelemesine hoşgeldiniz. Tabi bu durum bir kaç sene itibari ile yeteneksiz oyuncuların ilgisini çekmiş ve zamanla bu kitle doluşmaya başlamıştır.

Dikkat! Yalnız DJ Dikkat olan değil... Bu incelemede bahsedilen atıflar oyunun toksik kesimine ve benzeri şahıslara yönelik sitemlerdir. Bu yüzden asla üzerinize direkt olarak alınmayın!

Herneyse çok uzatmadan konumuza girelim. Eğer oyuna yeni başlıyor veya başlamışsanız, bu inceleme sizin oldukça işinize yarayacaktır ve bezdiğimin de kanıtıdır.

Evet öncelikle oyun direkt "Free to Play" olarak gözümüze batıyor fakat bu oyun oynanmaya değer mi? Oyun gerçekten güzel mi? eyvallah F2P ama oynanır mı? Koca bir "HAYIR".

>> Öncelikle şunu söyleyeyim fantastik ve tamamen craft sistemini sevmeyen arkadaşlar bir uzaklaşsın, diğer seven arkadaşlarımıza ise şunlardan bahsedelim.

>> Oyunumuz tamamen craft oyunu ve botlara karşı savaşıyorsunuz fakat botlara karşı savaşmak sizi sıkmayacaktır. Yani korkmanız gereken kısıma daha gelmedik.

Warframe Steam'e oldukça geç dahil edilmiş bir oyun ve hile bulunmuyor.

Aynı zaman da Dojo sistemi yani Clan olayımız var fakat gerçekten aşırı toxic, kanser Clanlar bulunmakta, bizim hayatsız olarak tabir ettiğimiz bu insanlar, hayatlarını oyuna adapte etmiş ve oyunda kendini isa olarak görebilme gibi yetilere dahi sahip olmuş bilinçsiz oyuncu kitlesidir.

>> Bir Clan'a girecekseniz sadece dojosu için girmeniz en mantıklı hareket olacaktır fakat arkadaş çevresi kazanmaya çalışan değil, gösteriş yapmaya çalışan Clan'lar için bunu yapın.

Diğer söyleyeceklerim bir beta oyuncusunun tecrübesi ile ki o ben oluyorum "Ego Time"

Oyunu kavrama esaslı ve başlangıcı kolaylaştırmaya yönelik tavsiyeler;

>> Oyunda en güçlü silah veya karakter diye bir olay yok! Teknik olarak en güçlü silahı veya karakteri dahi alsanız bir işe yaramaz. Güçlü olması için bunlara build'ler ayarlamalısınız.

>> Bu build olayı da neymiş hacı baba derseniz, bu olay oyun da oynadığımız süre boyunca gerek görevlerden gerek ise slotlardan elde ettiğimiz MOD'lar (Yetenek kartları).

>> Elinizden geldiği kadar mod kasmalısınız ve silahın özelliklerine, karakterin özelliklerine göre build ayarlamalısınız. Tabi bu yeni başlayan oyuncular için erken..

>> Build olayını "oyunu kavrayabilirseniz anlayacaksınız" ve Newbie'ler gibi internetten bakarak ilerlerseniz asla tam anlamı ile öğrenemezsiniz. Hazırcılık esaslı değil gerçekten bir oyuncu olarak oynamanızı tavsiye ederim fakat şunu belirtmem gerekir ki oyunda ne yapması gerektiğini bilen, oyunu kavramış oyuncular bırakmış durumda. Oyunda göreceğiniz kişiler eski hesapları satın almış andavallar veya bir bok bilmese de çok biliyorum kafasını yaşayan hayatsızlardır.

Önemli NOT: Bir build veya deste oyununda kendiniz bir şeyler üretmeyerek, sadece başkalarının üstünden geçiniyorsanız... Siz gerçek bir beceriksizsiniz. Eğer bu oyunlarda kendiniz bir şeyler öğrenip, üretme niyetinde değilseniz siktirin gidin oynamayın zaten anlamı yok.

Oyun içerisinde göreceğiniz kesimin yüksek bir kısmı bu insanlardır fakat sitemlerimi türkleri baz alarak söylemekteyim! Anlamışsınızdır elbet fakat biz yinede belirtelim ki ekonomi çok iyi yeğenim demesinler. Yabancılarda da yok değil var fakat tamamı osmanlı torunu değil.

Her neyse sırada oyuna para yatırma konusu var "F2P" olması para yatırılmıyor demek değil arkadaşlar, çünkü [DE] olarak tabir ettiğimiz oyun adminleri, yapımcıları oyunun ters çevirip düz soktukları için oyun artık "P2W" kafasını yaşamakta ve eski oyuncuların bırakmış olmasının başlıca sebeplerindendir. BAH! Sebebidir demiyorum! Sebeplerindendir. Anadığ...

>>Oyun içerisinde günlük ödüllerden PLATINUM indirimi gelebilir. Vay mk teknolojiye bak.
Devam...

>>"PLATINUM" ise oyunun gerçek para birimi ve bu platinum ile karakterleri,silahları ve görünüm eşyaları gibi bir çok malzemeyi alabilirsiniz fakat ben bunların hiç birini genel olarak önermiyorum. Oyuna para yatıran kişiler genellikle bu olayı booster almak için kullanıyorlardı. Elbette eski oyuncular booster için harcamazdı! Çünkü o zamanlar da oyun içerisinden de rahat bir şekilde elde edebiliyorduk.

Şuan oynayanlar ise neredeyse her bir şeyi diğer oyunculardan satın almakta ve ticaret için site açılmış bulunuyor ki website diye düzeltelim de konut projesi falan sanmasınlar.

>> Platinum ile yapacağınız en mantıklı olay Prime modlarını başkalarından satın almaktan geçer. Diğer bir opsiyon ise uğraşmak istemediğiniz Prime silah ya da karakter parçasını veya setini satın alabilirsiniz. Tabi bokunu çıkarmadan.

>> Bunun dışında yapılabilecek harcama sadece görünüm olabilir bu da benim gibi oyunda görünüme önem veren arkadaşlar için önerim sadece.

>>> Platinum ile Son olarak da "Forma Bundle" alabilirsiniz. Çünkü 1 forma için 24 saat beklemek demek sizi ölene kadar oyunda forma kasmaya zorlamak demek. Örnek olarak 1 silaha 6 adet formaya kadar atmak zorunda kalacaksınız. Eh bu neden ile de o kadar silaha ve özellikle karakterlere de forma yetiştirmek imkansız sayılır. Bu yüzden en mantıklı yol elinizde olanları rush'lamak daha sonra ise elinizde olanlar biteceği için satın almaktan geçiyor.

Forma nedir? Geliştirebildiğimiz her şeyin üzerinde mod slotlarına (yuvalarına) uygulayabildiğimiz kapasite düşürücüdür.

Ne işe yarar? Modların kendi içerisinde ayrıldığı elemental simgeleri vardır ve her modun bir kapasite harcama limiti mevcuttur. Yüksek kapasite tüketimine sahip modumuzun simgesini boş bir mod slotuna forma ile yansıtabiliyoruz. Bu işlem sonucunda Silah veya karakter neye taktıysak leveli sıfırlanıyor ve mod yuvasında bu simgeye sahip oluyoruz. Daha sonra levelimizi kasıyoruz ve aynı simgeye ayarladığımız yuvaya modu takıyoruz. 16 kapasite isteyen kartımız kendi simgesine taktığımız için artık 8 kapasite tüketiyor. Bu belirlediğimiz yere başka simgeye ait bir mod takarsak eğer o mod üzerinde ters etki yaratarak kapasitesini daha da arttıracaktır. Build olayını çözmeden yapmamanız gereken bir işlemdir!

Buraya kadar okuyan arkadaşların gayet işine yarar bilgiler aldığına inanıyorum.


NOT;

-Verdiğim bilgiler tamamen oyuna yeni başlayacak olan veya başlamış arkadaşlara temel anlamda yardımcı olacak bilgiler. Nihayetinde konuşabileceğimiz ve aktarabileceğimiz daha bir çok bilgi mevcut olsa da bunları maalesef ki tek bir inceleme de tümünü ele alırsak bu iş incelemeden çıkar. Anlayacağınızı umuyor ve son latifelerim ile sizi baş başa bırakıyorum.

Warframe söylediğim gibi Steam platformuna oldukça geç gelmiş bir oyundur arkadaşlar. Eskiden gerçekten güzel olsada zaman ile yapımcılar oyunun içine etmeyi rahatlıkla başarmış ve hala daha başarmaktadırlar. Oyunu mutlaka seveceksiniz oynayın demekten ziyade bir göz atın bakalım demeyi yeğlerim. Zira oyunun kitlesi de, kendisi de artık çöp.

Genel oyuncu isyanı.exe: Ne oynayacak karakter ne de silah bıraktılar. Boku çıktı gerçekten. Nerf atmanında bir adabı var mk.

Bu oyunda asla ama asla ben bu çarı sevdim bununla oynayacağım diyemezsiniz. Karakterleri yapacağınız göreve göre seçersiniz, silahları ise hala 1-2 vurabilen silahlardan oynamak istediğinizi seçip oynarsınız. Bağımsız olarak hareket etme şansınız yok. Oyunun nerflemediği ya da tabiri caizse nerflemeyi unuttuğu silahlarla falan takılabilirsiniz.

Oyuncuların istediklerini yapan firma mı? diyenler var! Bu bilgileri nereden buluyorsunuz bilmiyorum ama çok yanlış yerlerde geziyorsunuz.

Sen o yolu bir değiştir!