Install Steam
login
|
language
简体中文 (Simplified Chinese)
繁體中文 (Traditional Chinese)
日本語 (Japanese)
한국어 (Korean)
ไทย (Thai)
Български (Bulgarian)
Čeština (Czech)
Dansk (Danish)
Deutsch (German)
Español - España (Spanish - Spain)
Español - Latinoamérica (Spanish - Latin America)
Ελληνικά (Greek)
Français (French)
Italiano (Italian)
Bahasa Indonesia (Indonesian)
Magyar (Hungarian)
Nederlands (Dutch)
Norsk (Norwegian)
Polski (Polish)
Português (Portuguese - Portugal)
Português - Brasil (Portuguese - Brazil)
Română (Romanian)
Русский (Russian)
Suomi (Finnish)
Svenska (Swedish)
Türkçe (Turkish)
Tiếng Việt (Vietnamese)
Українська (Ukrainian)
Report a translation problem
-Naughty America Türkiye Destek
bir rivayet yayılır bir gün. sandalcılardan birisi çok hızlıdır, sandalına binen kadınlarla ilişki kurmadan karşıya geçirmediği söylenmektedir. üstelik saldalcı o kadar iyidir ki, pek çok kadın gönüllü o sandala binmiştir.
rivayeti duyan dişli bi kadın, olur mu öyle şey ben karşıya tertemiz alnımın akıyla geçerim der ve gerçek olup olmadığını anlamaya karar verir. sahile iner, bahsedilen sandalcıyı bulur, karşıya geçmek istediğini söyler. pazarlıkta anlaşırlar, sandal açılır.
sandalcı kürekleri çekerken kendince tempo tutmaktadır :
– derleeer, derleeer, derleeer
şuh bayan bunun bir taktik olabileceğini düşünür ve kulak asmamaya çalışır..
sandalcı durup durup tekrarlar:
– derleeer, derleeer, derleeer
şuh bayan dayanamaz, sorar:
– ne derler, kime derler, ne diyorsun?
– sen bu sandala bindin ya, artık versen de, vermesen de verdi derleeer.