Installer Steam
Logg inn
|
språk
简体中文 (forenklet kinesisk)
繁體中文 (tradisjonell kinesisk)
日本語 (japansk)
한국어 (koreansk)
ไทย (thai)
Български (bulgarsk)
Čeština (tsjekkisk)
Dansk (dansk)
Deutsch (tysk)
English (engelsk)
Español – España (spansk – Spania)
Español – Latinoamérica (spansk – Latin-Amerika)
Ελληνικά (gresk)
Français (fransk)
Italiano (italiensk)
Bahasa Indonesia (indonesisk)
Magyar (ungarsk)
Nederlands (nederlandsk)
Polski (polsk)
Português (portugisisk – Portugal)
Português – Brasil (portugisisk – Brasil)
Română (rumensk)
Русский (russisk)
Suomi (finsk)
Svenska (svensk)
Türkçe (tyrkisk)
Tiếng Việt (vietnamesisk)
Українська (ukrainsk)
Rapporter et problem med oversettelse
My balls are burning man. I don't know WHY.
╚═════════════════════ ೋღღೋ ═════════════════════╝
Küçük Ahmet, benim babam memur demiş
Küçük Ebrar, benim babam mühendis demiş
Sıra bizim küçük Mehmete gelmiş.
Öğretmen herkese sorduğu gibi; Evet Mehmet seni dinliyoruz, baban ne iş yapıyor? Diye sormuş.
–Babam hırsız, eşkiya ve yalancı. İnsanlara karşı saygısı hiç yok, herkese kötü davranıyor. Bir işe girdiğinde sürekli kovuluyor. Her akşam annemi ve beni dövüyor.
Öğretmenin suratı kaskatı kesilmiş, diğer çocuklara oyalanmaları için ödev verip Mehmet’i kenara çekmiş. Telaşlı bi şekilde:
-Mehmet baban gerçekten böyle bir insan mı, senin yardıma ihtiyacın var. Böyle bir adamın yanında kalamazsın. Demiş.
Mehmet utana sıkıla cevap vermiş;
– Yok hocam benim babam aslında Mustafa ama tüm sınıfın önünde söylemeye utandım.