Evet dostlar, an itibariyle bu vahşi batı temalı FPS oyununu en zor seviyede 2. kez bitirmiş bulunmaktayım.
Bu oyun hakkında şunu söyleyebilirim; Aşırı eğlenceliydi.
Tüm diyeceklerim tabii ki bu kadar değil, öncelikle hikayeyle başlayayım.

Oyuna ilk başladığımızda Silas Greaves isimli eski bir kelle avcısının bir barda başından geçenleri anlatmakta olduğunu görüyoruz, anlattığı kanlı ve intikam dolu hikayeler uzayıp gidiyor. Hikaye tamamen onun anlattıklarına göre şekilleniyor. İlk iki oyunda da gördüğümüz ikonik karakterleri ve birçok ünlü vahşi batı suçlularını bir bir avlamaya başlıyoruz. Hikaye konusunda anlatılacaklar bu kadar. Kısaca bu oyuna Silas Greaves'in intikam hikayesi diyebiliriz.


+ Grafikler.
Telltale games ve borderlands karışımı bir grafik dizaynına sahip olan oyun gerek ışıklandırması ile gerekse capcanlı renkleri ile sizi vahşi batı atmosferinin içine çekiyor.

+ Akıcı oynanış ve eğlenceli oyun mekaniği.
Tüm aksiyonun arasında concentration mod ile zamanı yavaşlatıp düşmanlarımızı bir bir avlanmanın verdiği tatmin hissi inanılmaz.Ayrıca level sistemi ile kazanılan level başı arttıracağımız skiller eklenerek oyunda mini rpg unsuru oluşturulmaya çalışılmış, eh tabii ki oyuna etkisi pozitif yönde olmuş. Kontroller ise bildiğimiz FPS oyunlarından farksız.

+ Optimizasyon.
Techland'in kendi üretimi olan Chrome Engine oldukça stabil bir oyun deneyimi sunuyor. Ayrıca aynı oyun motoru hatırlayacağınız üzere 2011'de çıkan Dead Island'ta da kullanılmıştı. Eski donanımlarda bile akıcı bir performans sergiliyor.

+ Ses kalitesi.
Müzikler, cinematic seslendirmeleri, ortam sesleri vs. tüm ses efektleri tamamen kitabına göre hatta bilinenden bir tık üstün.Ne diyelim, techland bu konuda da marifetini göstermiş.

+ Bölüm dizaynı.
Hikayede ilerlerken karşılaştığımız kasabalar, çorak araziler, ormanlar detaya verilen emeğin üst düzey olduğunu kanıtlar nitelikte. İçerik zenginliği bakımından etkileşime geçebildiğiniz nesneler fazla olmasa da bu bölümler üzerinde monoton bir etki yaratmıyor.



- Aşırı çizgisellik.
Oyunu gereğinden fazla basitleştiriyor. Hem hikayede hem mekanikte çeşitlilik sunulmadığı için maalesef bu oyun bir shoot 'em up'tan öteye geçemiyor.

- Hikayenin kısalığı.
Bunda çizgiselliğin de etkisi var fakat senaryo kesinlikle ana etken.Senaryodan biraz bahsetmek gerekirse, tekdüze ilerliyor, merak uyandırmıyor ve plot twist anında bile beklenen heyecanı yaratmıyor. Bu yüzden oyunu hikaye bakımından bir tık başarısız buldum.

- Silah Çeşitliliği.
Böyle aksiyon odaklı bir oyuna göre biraz yetersiz. Toplam 8 farklı silah bulunuyor. Bunlardan biri dinamit diğerleri ateşli silahlardan oluşuyor. Fazla göze batmıyor ama çeşitlilik biraz daha arttırılsa daha iyi olurdu.



Sade oynanış ve saf aksiyon arayışındaysanız Call of Juarez Gunslinger'ı oynamanızı öneriyorum.

7/10

Evet dostlar, an itibariyle bu vahşi batı temalı FPS oyununu en zor seviyede 2. kez bitirmiş bulunmaktayım. Bu oyun hakkında şunu söyleyebilirim; Aşırı eğlenceliydi. Tüm diyeceklerim tabii ki bu kadar değil, öncelikle hikayeyle başlayayım. Oyuna ilk başladığımızda Silas Greaves isimli eski bir kelle avcısının bir barda başından geçenleri anlatmakta olduğunu görüyoruz, anlattığı kanlı ve intikam dolu hikayeler uzayıp gidiyor. Hikaye tamamen onun anlattıklarına göre şekilleniyor. İlk iki oyunda da gördüğümüz ikonik karakterleri ve birçok ünlü vahşi batı suçlularını bir bir avlamaya başlıyoruz. Hikaye konusunda anlatılacaklar bu kadar. Kısaca bu oyuna Silas Greaves'in intikam hikayesi diyebiliriz. [h1] Oyunun iyi yanları: [/h1] + Grafikler. Telltale games ve borderlands karışımı bir grafik dizaynına sahip olan oyun gerek ışıklandırması ile gerekse capcanlı renkleri ile sizi vahşi batı atmosferinin içine çekiyor. + Akıcı oynanış ve eğlenceli oyun mekaniği. Tüm aksiyonun arasında concentration mod ile zamanı yavaşlatıp düşmanlarımızı bir bir avlanmanın verdiği tatmin hissi inanılmaz.Ayrıca level sistemi ile kazanılan level başı arttıracağımız skiller eklenerek oyunda mini rpg unsuru oluşturulmaya çalışılmış, eh tabii ki oyuna etkisi pozitif yönde olmuş. Kontroller ise bildiğimiz FPS oyunlarından farksız. + Optimizasyon. Techland'in kendi üretimi olan Chrome Engine oldukça stabil bir oyun deneyimi sunuyor. Ayrıca aynı oyun motoru hatırlayacağınız üzere 2011'de çıkan Dead Island'ta da kullanılmıştı. Eski donanımlarda bile akıcı bir performans sergiliyor. + Ses kalitesi. Müzikler, cinematic seslendirmeleri, ortam sesleri vs. tüm ses efektleri tamamen kitabına göre hatta bilinenden bir tık üstün.Ne diyelim, techland bu konuda da marifetini göstermiş. + Bölüm dizaynı. Hikayede ilerlerken karşılaştığımız kasabalar, çorak araziler, ormanlar detaya verilen emeğin üst düzey olduğunu kanıtlar nitelikte. İçerik zenginliği bakımından etkileşime geçebildiğiniz nesneler fazla olmasa da bu bölümler üzerinde monoton bir etki yaratmıyor. [h1] Oyunun Kötü yanları: [/h1] - Aşırı çizgisellik. Oyunu gereğinden fazla basitleştiriyor. Hem hikayede hem mekanikte çeşitlilik sunulmadığı için maalesef bu oyun bir shoot 'em up'tan öteye geçemiyor. - Hikayenin kısalığı. Bunda çizgiselliğin de etkisi var fakat senaryo kesinlikle ana etken.Senaryodan biraz bahsetmek gerekirse, tekdüze ilerliyor, merak uyandırmıyor ve plot twist anında bile beklenen heyecanı yaratmıyor. Bu yüzden oyunu hikaye bakımından bir tık başarısız buldum. - Silah Çeşitliliği. Böyle aksiyon odaklı bir oyuna göre biraz yetersiz. Toplam 8 farklı silah bulunuyor. Bunlardan biri dinamit diğerleri ateşli silahlardan oluşuyor. Fazla göze batmıyor ama çeşitlilik biraz daha arttırılsa daha iyi olurdu. Sade oynanış ve saf aksiyon arayışındaysanız Call of Juarez Gunslinger'ı oynamanızı öneriyorum. 7/10