Recent reviews by Masyaf

Bir gün, bir sahabe çölde yürürken bir akrep görmüş.
Demiş ki "Ya akrep, burdan su içecem. Beni sakın sokma" demiş.
Akrep'te demiş ki "Ben seni sokmam. Ben de su içmeye geldim sahabe." demiş.
Sahabe ardından demiş ki "ELA AKREP, İNNEE TEALAMİNNA."
Akrep demiş ki "ee" demiş, "önce sen iç suyunu sonra ben içiyim."
Sahabe suyu içerken akrep gelmiş, elinden sokmuş.
Sahabe demiş ki "Ey akrep, beni niye soktun?"
Akrep demiş ki "ben akrebim sokarım."

Bu da böyle bir hikaye.
Kaynakça: Elraen - The Forest Günlükleri - Papaz Holmess Vaazları S/1.

Ah Most Wanted, Ah Underground... Nerede benim üzümlü keklerim?

NOT: Bu bir inceleme yazısı değil, hayal kırıklığımın paylaşımıdır.

Öncelikle oyunu almak isteyenler için şunu söylemem gerekiyor:
Hikaye ve grafik konusunda pek bir şey beklemeyin. Beklentisiz oynamanız durumunda, hayal kırıklığına uğramayacaksınız.

Oyunu bitirdim ve açıkça söyleyebilirim ki, ilk oyunu bu yapıma kıyasla üstün tutuyorum.
Yaklaşık 1-1,5 yıl önce bir takasla aldığım (DL2) ve ilk oyununu defalarca bitirerek, ikincisini büyük beklentilerle beklediğim bu oyundan tam olarak zevk almadım.
Oyunu ilk açtığımda grafiklerinden ötürü (Yüksek ayarlarda, RT'siz oynayanlar beni anlayacaklardır.) birazcık canım sıkıldı ama bunun oynanış ile birleştiğinde sıkıntı olmayacağını biliyordum.
Aslında grafik takıntım da yoktur, hala daha eski oyunları açar oynarım ama ilk defa sevdiğim kaliteli bir oyunun devam oyununu oynayacağımdan böyle bir beklentim oluştu.
Oyunun ortalarında hiçbir sıkıntı yoktu, "grafik kimin umurunda? Oyun şahane" benzeri düşüncelere dalıp yardırıyorum.
Ta ki, küfür etmek istediğim hikayesi yalan dolana dönüşene kadar. Ben mi sıkıntılıyım anlayamadım.
Oyunu bitirdiğime de, beklediğime de pişmanım. Zaten oyunu inceleme amacı ile oynayan editörlerin bazıları düşük puanlama yapmışlardı. Onlar da hikayeden ötürü düşük puan vermiş olsalar gerek ki.

Beğendiğim ve beğenmediğim ögeleri belirtmek istiyorum fakat beğenilecek olan zaten göz önünde.
Belirttiklerim şahsi fikrim olmakla beraber nesnel yargı değildir. Hoşuma gitmeyenler:

-Afetzede, dövüş ve parkur puanlarımız ile açtığımız yetenekler, ilk oyuna kıyasla yetersiz. Kıyaslamaları yapabilirsiniz.
-Silahların tek kullanımlık olması ve ilk oyundaki gibi dengeli güçlere sahip olmamaları (İlk oyunda silahınızı güçlendirerek bir marazlının kellesini direkt alabiliyordunuz).
-Üretim çok kısıtlı, neredeyse boşuna toplama "loot" yapıyorsunuz.
- AAA ve RP olan bir yapımda konuşmalar esnasında karakterler söylediklerine göre duygularını yansıtamıyorlar.
-Paraşüt ve halat güzel düşünülmüş, keşke uçuş tulumu "wingsuit" eklenseymiş. Umarım eklerler.
-Gizlice halletmek istediğiniz durumlar bütün şevk ve hevesinizi kırabilir (DAÖ alanları ve görevler).

Aklıma bunlar geldi ama bu oyun Dying Light 2 değil. Olamaz. Çünkü ilk oyunla bu yapım arasında çok fark var.
Sanarsınız GTA yapıyorlar.
Size şöyle güzel bir örnek vereyim. HL1 ve HL2 çok iyi oyunlar. Şimdi Valve HL3 yapmak istese eline yüzüne bulaştırır.
Çünkü bu iki yapımın üstüne ekleyecek bir şeyleri yok, adamlar mükemmeli yapmışlar.
İlk oyunun ne kadar iyi olduğunu, bu oyunu oynadıktan sonra anladım.

DL2 ismi için : 70/100 - Farklı bir isim için 88/100