Soğuk bir Aralık günüydü. St. Petersburg’dan, Moskovaya giden bir trene binmiştim. Trende, Katarina diye bir oruspu gördüm. Cicikleri, gözümü alıyordu. Kırmızı, yırtmajlı ve göğüs dekolteli elbisesi ile bir melekti. Mavi gözleri, sarı saçları, ince kaşları ve beyaz teni…

ilk 2 saat aksiyonsuz geçmiş, geri kalanın da öyle geçmesini umuyordum. Saat öğlene yaklaştıkça karnım gitgide acıkıyordu. Eşyalarımı çantama geri koyduktan sonra kitabımı alıp yemek vagonuna doğru yöneldim. Bulunduğum vagondan çıkarken kompartımanımın kapısında bir oynama fark ettim.

Hemen kompartımanıma yöneldim. Çünkü geçen sene olan para sayımı ile ilgili gizli belgeler bulunuyordu. Hızlıca kapıyı açtığımda önümde domalmış vaziyette olan katarina duruyordu. Beni anında fark edip üzerime atladı. Elinde özel yapım bir isveç çakısı vardı.

Boğazıma yapışıp “Belgeleri ver yoksa seni burada öldürürüm!” dedi. Elimle çantamı işaret ettim. Beni bırakıp çantama eğildiğinde arkasından kavrayıp boğazını sıktım. Bıçağı yere düşürdü. Artık kendini savunamayacağı için kendime daha çok bastırdım ve bir elimle boğazını sıkarken bir elimle sol göğsünü sıktım.

Bir inleme çıkardı. Ağzımı kulağına götürdüm ve “Amacın ne?” dedim. Cevap vermeyince elimi amına attım. Tanga veya külot giymemişti. Üstelik göğsünü sıkmamdan mütevellit ıslanmıştı. O sırada “ORUSPU” dedim. Amını okşadıkça dökülmeye başladı. Benimle daha önce bir baloda karşılaştığını, tavlamaya çalışıp tavlayamadığını, şu an isyancılar için çalıştığını, gizli belgeleri benden almak istediğini, böylece piyasadki paraları toplayıp yakındaki isyan için paraya değer kazandırıp Putin’i tahttan devirecek silahları alabileceklermiş.

Uslu olursan seni öldürmem dedim. “Ne isterseniz Sir” dedi. Ne istediğimi anlamış olsa ki, ayakkabılarını soymuş kendini koltuğa dayamıştı. Bir elini pantolonuma götürdü ve okşayınca birazdan hayatının en büyük yarrağını yediğini bana itiraf edecekti.

Elbisesini yırtmajından kaldırıp kökledim. Arada göğüslerini sıkıyor ve onu baştan çıkarıyordum. Aynı pozisyonda içine boşaldım. Sikim inene kadar içinde kalıp boynunu öpüp yaladım. Sikim inmeyince götüne dayandım. Bekleyecek halim yoktu. Direkt kökledim ve gözü yaşardı. Belli ki ilk seferiydi. Sonra birden telefonu çalmaya başladı. Telefondaki oğlum diye kayıtlı biriydi. Telefonu açmasına izin verdim.